Resim Sanatı ve Ayakkabı Ustası
Köyün
çocukları Nasrettin Hoca’ya bir oyun oynamak isterler. Hoca’yı bir şekilde
ağaca tırmandırıp, ayakkabılarını çalmayı akıl ederler…Hoca’nın yoluna çıkan
çocuklar, bir ağacı göstererek, ”Nasrettin Hoca, biz şu ağaca çıkmak istedik
ama başaramadık. Sen çıkabilir misin?” derler…”Elbette çıkarım,” karşılığını
veren Hoca, ayağından çıkardığı ayakkabılarını koynuna koyarak başlar ağaca
tırmanmaya…Oyunları bozulan çocuklar bağırırlar aşağıdan: ”Hoca, neden
ayakkabılarını koynuna koydun?” Hoca , tırmandığı ağacın dallarından birini
aralayarak seslenir: “Ee, ne yaparsınız çocuklar, bakarsınız ağaçtan öte yol
görünür!”
Nasrettin
Hoca’nın bu ayakkabılı fıkrası pek bilinmez. Ama Anadolu’nun ayakkabı konulu
eski bir fıkrası yüzyıllar geçse de dilden dile aktarılmıştır. Bu fıkra, bir
deyime dönüşmüş iki kelimelik kısaltılmış haliyle bugünlere taşınmış olsa da,
öykü zaman içinde unutulur gider: Efesli ressam Apelles, Büyük İskender’in
resimlerini yapmakla ünlüdür. Apelles, yaptığı tabloları halkla sunup bir
perdenin arkasına gizlenerek yorumları dinlemekten çok hoşlanır. Böylelikle,
yapacağı yeni resimler için yeni düşünceler edinmektedir. Apelles’in sergisini
gezen bir ayakkabı ustası, resimlerin birinin karşısında durarak, tablodaki
insanların ayakkabıları üzerine eleştiriye başlar….Ayakkabıcının etrafında
toplanan kalabalık merak içinde adamı dinlerken, Apelles de, gizlendiği perdenin
arkasından, yapacağı yeni tablolardaki ayakkabı figürleri için söylenenleri can
kulağıyla dinler ve bir deftere not eder…
Ayakkabı ustası, uzmanlık alanının dışına çıkıp, resmi sanat açısından ve teknik yönden eleştirmeye
de başlayınca, Apelles perdenin arkasından bağırır: “Efendi, haddini bil,
çizmeden yukarı çıkma!”
Ressam
Apelles’in bu öyküsü unutulmuş olsa da, iki kelimelik bir deyime dönüşen
haliyle anılır durur günümüzde de: ”Çizmeyi aşma!”
Gündelik
hayatta kullanılan bu deyime Nazım Hikmet’in itirazı vardır! Şair, Tan
gazetesindeki yazısında, deyimin öyküsünü anlatırken, ayakkabı ustasının boyacı
olduğunu ve çizmedeki parıltıları yanlış bulduğunu, ressamın kendisine hak
verip tabloyu düzelttiğini ama ustanın “Pantolondaki kırışıklıklar da yanlış”
demesi üzerine “Çizmeden yukarı çıkma” sözünü söylediğini belirtir. Nazım
Hikmet öyküdeki ressamı herhangi biri gibi anlatır, Apelles’in adını anmaz.
İtirazı da şu yöndedir: ”Oysaki, kundura boyacısı neden çizmedeki boya
pırıltılarının yanlışlığını anlar da pantolondaki kırışıklıkların
biçimsizliğini anlayamaz? Ya, gerçekten, pantolondaki kırışıklıklar, bir terzi
gözüne lüzum göstermeyecek kadar, boyacının da görebileceği derecede yanlış
çizilmişse?”
Kaynak:
Bir Çift Ayakkabı\Sunay Akın, sf.101,102
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder